Amerika'da birvergi memuru denetlemek için bir sinagoga gitmiş. Uzun süre hesapları inanılmaz detaylı incelemiş ve soruları ile Hahamı çıldırtma noktasına getirmiş.Diyalog yavaş yavaş sorguya dönüşmüş ve sorgunun sonunda aralarında şu konuşma gerçekleşmiş;
Memur: Mumlar yanıp bittikten sonra eriyen kısımlarını ne yapıyorsunuz
Haham: Onları toplayıp mum üreticisine veriyoruz.O da senede bir kereye mahsus onları eritip bize mum olarak gönderiyor.
Memur: Peki ya dağıttığınız ekmeklerin kırıntılarını ne yapıyorsunuz.
Haham: Onları toplayıp fırına veriyoruz, oda bize yılda bir kereye mahsus o kırıntılardan yeni ekmek yapıp gönderiyor.
Memur: Peki çocukların sünnetinden arta kalan parçalar ne oluyor.
Haham: Onlarıda toplayıp vergi dairesine veriyoruz.onlarda yılda bir kereye mahsus senin gibi birini bize gönderiyorlar...
Bir Japon, İstanbulda geçirdiği bir haftanın sonunda fikri sorulduğunda şunları söylüyor:
Türklerin …
Temel, Amerikanın durduk yerde Iraka saldırmasından rahatsız olmuştur. Bir yolunu bulup başkan Bush`…
Bu eğitim konusunda ilk gün gelirken sıkıntılı, yinemi diyerek geldiğim o andan şu ana kadar ki dersten kopmadan göstermiş olduğunuz performansla beraber kendimde eksik gördüklerimi, bilgilerime ekleyip pekiştirmiş oldum. İletişimin hayatın içerisinde ne kadar önemli olduğunu, atılan ilk adımın her konuda başlangıç olduğu birlikte paylaşarak güzel iki günü sizlerle paylaşmış olduk.