Hayatımızda hep kırılma noktaları vardır. Bazen anlarız, bazen hissetmeyiz bile. Ama geriye dönüp baktığımızda gün ışığı gibi aşikardır bu noktalar. Çoğunlukla iş işten geçmiş, artık müdahale şansımız kalmamıştır bu sürece. Geride bıraktığımız haftalar pek çok genç için kırılma noktalarıyla dolu idi. Binlercesi üniversite kapılarında (Ceddimizin Viyana Kapısı maceralarının farkında bile değiller üstelik).
Yine binlercesi master, doktora vs. Bir kısmı da artık eli ekmek tutsun istiyor. Başka da çareleri yok genelinde, ama bakıyoruz da yine bir Türkiye klasiği çıkıyor karşımıza. Kaos ortamı. Yeni kurallar, yeni sistem. İlk kez mi uygulanıyor yoksa son kez mi kimse bilmiyor. Liseyi birincilikle bitirenlerin üçte biri ( %35 ) açıkta kalmış, sisteme gel sisteme. Üniversite seçmek için gençler, hazan yaprağı gibi oradan oraya sürükleniyor. Seçmeleri gerekiyor ama tanımadan, bilmeden. Ne YÖK ne de başka biri, branş, bölüm, okul tanıtımına gerek duymuyor. Biraz TV kanalları, o da ticari kaygıları için, ancak özel okulları tanıtıyorlar. (Ticari kaygı dedik ya!)...
Bu kaderimiz mi?
Asla değil. Bizler hepimiz sorumluluk hisseden herkes, yok ( pardon Yök ) Milli Eğitim Bakanlığı, Sivil Toplum Örgütleri, ben ve siz, herkimseniz. Katkı koyalım, bilinçli gençlik, bilinçli seçim ve anlamlı kariyere destek olalım. Olalım ki genç ve kalabalık nüfusumuz anlam kazansın. Olalım ki AB bizi ite kaka değil mecbur kaldığı için, gücümüz için, alternatifi olmadığı için alsın. O alsın da biz düşünelim, istersek girelim.
Ey akademisyenler, sizlere sesleniyorum. Hayat okulumuzun dört duvarı arası değildir. Asıl amaç o dört duvar arasından çıkıp gerçek dünyaya entegre olmaktır. Bu amaca hizmet, gerçek akademik hizmettir. Onun içindir ki dış dünyayı tanımak, bilmek ve izlemek zorundasınız. Onun içindir ki iş alemi ile el ele vermek zorundasınız.
Sizler elinizi uzatın, onu tutmaya hazır insanlar olduğunu göreceksiniz. Emin olunki onlarında sizlere çok ihtiyacı var. Neredemi o eller, bir tanesi benim bedenime, koluma bağlı, gelin alın benimkini ve diğerlerini...
İ
Yaratıcılık, bir biçimde yıllardır herkesin gündeminde olan bir konu bu. İş dünyası vi İnsan Kaynakl…
Tutturmuşuz bir takım gidiyoruz, kimimiz futbol hastası FB, GS, BJK ve diğerleri, kimimiz takım çalı…
Eğlenceli ve yararlı bir İnsan Kaynakları Sertifika Programı'ydı. Dersler ve bizlerle paylaştığı hayat tecrübeleri için Erim Hocam'a teşekkürler:) Kendisi konuşmayı çok seven, güleryüzlü ve çok pozitif bir eğitmen. Tüm bu özellikleri ile eğitimi farklı ve eğlenceli kılıyor.